BOŞLUK

17 Mayıs 2010 Pazartesi

ÖNCE HAYALLER ÖLÜR 2


Çok şanslı insanlardı hayalleri için ölenler,hayallerinin öldüğünü göremediler.Yaşlılıktan diyorlar bazıları her gün  ölen hayallerim için,oysa ben kendim için çok az hayal kurmuştum onun da büyük bölümünü çocukluk
aşkım için.Gençliğimin hayalleri vardı insanlık için ,  onurlu yaşam için ve sırlarla dolu büyük dünyanın fantastik
hayalleri.Dünyanın kötü gidişatını değiştirecektim oysa gidişatıda kötüler belirledi,gizem kayboldu dünya televizyon ekranlarında küçüldü,.Robin hud öldü ,hayal edebileceğin her şey deşifre oldu,insanlar değişime
uğrayıp düşünme yeteneğini kaybetti,orta çağ zihniyeti hotladı,geçmişteki bilgisizlik ve cahillik milenyum çağında had safhaya ulaştı.yağmur ormanları yok olmak üzere ,insanlığın bütün değerleri kaybolurken oturup
kendi ölümümüzü seyrederken kurabileceğin hayal sadece cehennem olurdu.Geçmişteki bilim adamları,edebiyatçılar yazarlar anlaşılmadıkları kendi yaşadıkları toplumda geleceğe bir miras bırakmak için
yaptıkları çalışmalarını ,bu günü görüyor olsaydılar yinede yaparmıydılar?Dünyanın her alanda küçüldüğünü,
bir futbol topu ve bir vajinanın içine sığdığını görseydiler çalışmalarını yinede yaparmıydılar?.Kurtuluş savaşını
verirken canlarını vermiş atalarımız,değer yargılarının değiştiğini hırsızların saygın insan olduğunu,vatan hainlerinin pirim yaptığını ,zayıf insanları ezmenin onurlu bir davranış olduğunu,pezevenklerin televizyon ekranından karı pazarladığını ve torunlarının açlık sefalet içinde dahi haklarını arayamayacak kadar salak olduğunu görseydiler yinede kurtuluş şavaşını verirmiydiler,yinede hayalleri için ölürmüydüler?.Bir avuç aç gözlü salağın küresel faşizmi inşa edip milyarlarca insanı bir koyun gibi güttüğünü dünyanın canlı organizmasına aç bir hayvan gibi saldırdığını görseydiler acaba insanlık için hayal kurarmıydılar?..    Hayaller insan beyninin pozitif tasarımlarıdır. insanların beyninin büyük bir çoğunlukla öldüğü bu günlerde bende kurabileceğim tek hayali tasarladım sadece onunla yaşıyorum oda sık sık bloğumda gördüğünüz belkide bir anlam veremediğiniz
SSKD.(sivri sinekleri koruma derneği)

15 yorum:

ali zafer sapci dedi ki...

"Hayaller insan beyninin pozitif tasarımlarıdır."
USTACA bir söz, selamlar.

Unknown dedi ki...

Eyvallah usta umarım her konuda yanılıyorumdur.öylesi daha umut verici selamlar

Zeugma dedi ki...

Sevgili Hüseyin Bey;
Öncelikle söyleyeyim bu yazı diziniz her ne kadar başlığı dahil umutsuzluğun diğer adı gibi dursa da son derece USTAca yazılmış.
Her şeyi son derece ince ve derinden sorgulamışsınız. Ve haklısınız.

O ''Yine de yaparlar mıydı?'' diye bahsettiklerinizin tamamına yakını bugünü görüyor olsalardı çalışmalarını insanlığa sunmazlardı bence...

Fakat yine de her şeye rağmen kurabileceğiniz hayaller vardır, olmalı..Düşünün..Bulacaksınız mutlaka..

Kaleminize ve size saygılar...
Sevgiyle kalın...

Hatsumomo dedi ki...

İnsan büyüyünce ,hayelleri küçülür mü ? Diye sorsam ,belki de küçülen dünyamız oluyor..

Unknown dedi ki...

Sevgili öğretmenim öğretmenim diyorum yorumlardan öğretmen olduğunuzu ve yazılarınızda bir öğretmene yakışır düzeyde olduğu için.ilginize veyorumlarınıza teşekkür ediyorum.Belki benim umutlarım ve hayallerim tükenmiş olabilir ama halen yazıyorsam daha genç nesilden henüz düşünme yeteneğini
ve umutlarını kaybetmemiş olanlar
bundan ders çikarıp bir şeyler yapabilir umudu halen taşıdığımdandır

Unknown dedi ki...

Sevgili hatsumomo küçülen sadece dünyamız olsaydı hayallerimizi evrene taşırdık.küçülen beynimiz olursa gördüklerimizi yaşarız

dilemma dedi ki...

POLİKİNİK DİLEMMA

resimli görüngü

Hakan KAMIŞOĞLU

21 - 05 – 2010 / 13 – 06 - 2010

AK GALERİ
Altıpatlar Sok. No:12
Çukurcuma / Beyoğlu
Açılış: 21 / 05 / 2010 Saat: 18.00

Öğrenciliğimin hemen ardından gelen süreçte kolaj çalışmaya başladım. Bunun önemli bir sebebi vardı. Tuval üzerine yapılan çalışmalar geleneksel malzemeyi temsil ediyordu ve kalıcı, para edici özelliklerinden dolayı, sanatın alınır satılır (meta) malzeme olma durumunu öne çıkarıyordu. Sanat evrensel doğruları, güzellikleri arayan veya bunlar için ya sorular soran ya da yeniyi araştıran ulvi bir değer miydi?
Yoksa dekorasyonu arttıran çevremizdeki vazo, koltuk, sandalye vs. vs. gibi bir eşya mıydı? Benim yaptığım kolâjlar doğal olarak kâğıt üzerineydi. Bu da bu işlerin ticaretini yapanların nezdinde daha baştan “ dayanıksız malzeme” kapsamına giriyordu. Hemen ardından da çalışmalarımın boyutları da 2metreye 5metre gibi hayli büyük olmaya başlayınca sorunlar ve hepsinden önemlisi sorular artıyordu. En önemli soru nasıl korunacaklarıydı. Çok büyük boyutlu bu yaptığım çalışmalar aslında rulo haline getirilip sergilenmeye götürülürken kendi yaşamlarını yaşayıp yeterince yıprandıktan sonra ömrü biten, bizler ve çevremizde yaşayan her hangi bir canlıdan farklı değillerdi. Resimlerin konusu da her ne kadar soyut gibi gözükse de aslında kendi uzayını oluşturup o uzay içinde kendi oluşumlarını meydana getiren bana ait birtakım dünyalardı. Kâğıtları ilk başlarda rastlantısal olarak kesmeye başlarken ilerleyen safhalarda o rastlantısallıklardan çıkardığım tecrübeler ile kendine ait özel biçim veya formları üretmeye başlıyordum. Sözünü ettiğim o dünyalar da kendi içlerine yavaş yavaş oluşmaya başlayarak ortaya çıkıyorlardı.
Resimlerimdeki konular aslında bizim dünyamızın başlarda yaşadığı ileri sürülen “big bang” büyük patlama ile oluşan evren teorilere uyar nitelikte uzaysı mekânlar içerisinde kendi formlarını meydana çıkarmaya başlayan özel yaratı(k)lar gibiydi.
Bu süreç devam ederken sonlara doğru insan anatomisi ile ilgili de bazı desen çalışmaları yapmaya başlamıştım. Bunun sebebi de oluşturduğum dünyalar içinde yer alacak insani değerleri de ortaya koyabileceğim bazı kavramlar için araştırmalardı. İnsanın iyice araştırılması, yapısına kimi sorular sorulabilecek biçim ve form çalışmaları veya kavramlar üzerinde uğraşmaktı. Ölüm ve yaşamın sorgulanması için hemen akla gelen anatomi atlaslarıydı. Çok eski ve gelenekten gelen ölüm ve yaşam kavramları anatomi atlaslarında irdelenmişti. Başlardaki kolâj tekniğindeki farklı malzemelerin zıtlıklarından doğan mantık ile yaptığım çalışmalardaki gibi, insan vücudundaki çeşitli dokuları veya yapıları yan yana getirerek, insan vücut yapısı üzerine çeşitli deformasyonlar ile çok farklı formlar üretmeye başlamıştım. Bu aynı zamanda hem içinde bulunduğumuz çağın da dramatikliğini ortaya koyar nitelikte, hem de insan dramını da sorgulayan konuları içermekteydi. 21. yüzyılda yaşayan bizler hâlâ ortaçağ’da yaşanan vahşet ve kıyımdan farklı olmayan bir feci yaşamlar silsilesi içindeyiz. Hemen doğru olan nedir? Sorusu akla gelmekte; beni burada rahatça tuvale geçip çalıştırabilen önemli bir durum. Bu insan figürlerinin arkasına gene kolâj tekniğinin zıt ( kontrast ) mantığı çerçevesinde, daha önceki çalışmalarımda ortaya çıkmış, uzaysı yapı ile geleneksel sanatlarımıza bir gönderme olması dolayısıyla hat sanatlarımızdan evirilerek çoğalttığım renkli formlar yerleşmiştir...

Dalgaları Aşmak dedi ki...

Hayalleri için ölenler bedel ödediler USTA.Bedel ödemeden hiç bir şeye sahip olamayız.Her hayalin içinde umut vardır, her umudun içinde de hayal...Yazıların hala hayallerinin olduğunun kanıtı ve de umudunun...Hayallerimiz,ne istiyorsak bizi o yapan şeylerdir...
Sevgilerimle

Unknown dedi ki...

Değerli yorumun için teşekkürler sevgili dalgaları aşmak.belkide bedel ödeyenlere borcumuz var ve borcumuzu ödememiz gerekiyor.

Unknown dedi ki...

Değerli yorumun için teşekkürler sevgili dalgaları aşmak.belkide bedel ödeyenlere borcumuz var ve borcumuzu ödememiz gerekiyor.

ramazan dedi ki...

Hayal kurmak her durumda gerekiyor galiba. Yoksa karanlık dehlizlerde ömür tüketmek zorunda kalanlar, onca güzel şiiri, onca edebi eseri ortaya çıkarabilrlermiydi. Onlardan örnek alınsaydı günümüzde yaşanan olumsuzluklar olurmuydu.
Çok güzel eserler. Gönlünüze sağlık.
Sevgiler.

Unknown dedi ki...

Eyvallah ramazan usta onlardan ders
alınır diye belki yazıyorum bu satırları saygılarımı sunarım.

KİANA dedi ki...

Hayal yaşamanın yarısıdır diye düşünürüm hep..Yaşama biraz daha sarılışım belki de hayallerden. Gerçekleşecek; Ha bugün ha yarın derken aklıma bile getiremeyeceğim şeyler olabilirmi. Varsın olsun..Ben güzel hayallerimi kurmaya devam edeceğim.

Unknown dedi ki...

Sevgili kiana çok haklısın ö yüzden
hayallerin ölürse diğer yarısıda
fazla direnemez.size hayat dolu hayaller diliyorum

Adsız dedi ki...

Kendi web sitemde böyle bir şey sonrası istedim ve bu bana bir fikir verdi. Sağ olsun.