her bilim adamının varsayım teorisi,bazılarının sorgulamasının günah olduğu ,kainat olarak yaratıldığını düşündüğü kutsal tasarım.Geceleri ihtişamlı görüntüsünü hayranlıkla seyrettiğimiz,bazen hakkında düşünürken
korkularımıza sebep olan,bazen gizemli hayallerimizin kaynağı bu muhteşem yapı neydi?.Big bang patlamasımı?,yoksa inançlardaki gibi tanrının sırf insanlık için dizayınımı?yada daha büyük bir boyutta yaşayanların zaman göstergesi bir saatmı?belkide o büyük boyuttaki bir çocuğun oyuncağımı?yoksa bir futbol topumu?bazı bilim adamlarının öne sürdüğü büyük bir canlımı.?bunlar gibi binlerce soru sorabiliriz.En azından
yukarda sorduklarımızı mantık çerçevesinde biraz açalım.Big bang patladmasıysa patlayan ney ,niçin patladı?
Adger alan po nun dediği gibi tanrımı patladı?İnançlardaki sırf insanlık için dızayn edilmişse neden biz bu kadar küçükken evren bu kadar büyük dizayn edildi?Büyük boyut olayına gelince bir oyuncaksa neden kırılmıyor,bir futbol topuysa neden hareket etmiyor?zaman göstergesiyse neden bozulmuyor,büyük bir canlı ise neden içindeki organlar hiç sallanmıyor?.Bunun gibi bütün bu varsayımları çürütecek yüzlerce soru sorabiliriz sadece benim varsayımımı çürütecek soruyu bulamadığımı sizlere açıklamak istiyorum,ama yinede
sadece varsayım olduğunu hatırlatarak açıklıyorum sıkı durun.Su yun förmülü bir damla sudada aynıdır,bir okyanustada yani anlatmak istediğim SU SUYUN İÇİNDEDİR.Şimdi gelelim maddenin en küçük hali atomdur atom da atomun içindedir evreni oluşturan ,büyük parçanın en küçük parçası atomdur,ve ayni yapıya sahiptir. yani bizler bir atomçekirdeğinin içinde yaşıyoruz başka birşey değil .bu varsayımımı karşılaştırmanız içinde size iki resim sunuyorum.
ve yorumu sizlere bırakıyorum Not:kimsenin inancını da zedelemek istemiyorum sadece allahın verdiği zekayi kullanıyorum.
23 yorum:
Gerçekte varolduğumuzda ,bir varsayım bence :=)
Belki halisunasyon yaşıyoruz.
Bu mevzu o kadar çok şeçenekli ki !
Akşam akşam ,kafamızı iyi karıştırdın teşekkürler Ustam !
Usta gerçekten özür dilerim,amacım
kafa karıştırmak değil insan inandığı şeyle mutlu olur,benim anlattığıma inanmak kimseye bir yararda sağlamayacaktır.geceleri mutfak penceresinden dişarıya doğru
sıgara içerken(başka yerde içirtmiyorlar)hep gökyüzüne ve yıldızlara bakarım ve hep düşünürüm usta sadece düşüncelerimi
yazma isteği duydum.
Yok Ustam ,olumsuz anlamda söylemedim :=)
Bazen aklın sınırlarını zorlamak gerekir.
Bir laf vardır ;
Herkes aklını pazara çıkarmış,sonra
dönüp dolaşıp kendi aklını satın almış.
Bu arada insanın evinde özgürce sigara içememeside fena :=)
Bilim adamlarının bilimi gözlem ve deney sonuçlarıyla incelediğini ve bir yerden sonra tıkandığını düşünürsek, bunu meydana getiren büyük güçe hangi saikle karşı çıkılır? Diğer yandan, fiziğin, yer bilimlerinin, kimyanın (ki bunun üzerinden gitmişsin) , astronominin kural ve bulgularını teori kabul edip, bunlarında devamlı değiştiği olgusuyla senin iddia ettiğin varsayımın neden doğru olmadığını söyleyebiliriz? Burada intelligent design - akıl tasarımı-üretmişsin usta. İnancımı zedelemeden olabilir de, olamaz da diyorum. Sevgilerimle..
Sevgili jivago bilim adamlarının deneyleri ve gözlemleri kendi boyutlarıyla sınırlı tikanmalarının sebebide bu ama ben
bir mantığı,algıladığımız evrenin en küçük parçasıyla (atomla)en büyük parçasının(samanyolu)nun bir birlerine olan benzerlikleriyle kıyasladım.yani bütün parçaların kodlarının aynı olma ihtimali var,
bir başka deyişle su suyun içindeyse EVRENDE EVRENİN İÇİNDE olma ihtimali var.dünyada her şeyin
değiştiği bir gerçek amam bazı şeylerinde değişmediği bir gerçek
suyun förmülü değişirse o zaman su olmaz,bemde tam o anlamda maddenin
dna sının örneğini vermek istedim ki bu dna bütün evreni oluşturabilir ama biz ne kadarını hayal edebiliriz bu soru işareti
ama her halukarda yaşayabileceğimiz
tek yer dünya bence onun kiymetini
bilmek lazım.bütün arkadaşlardan kendi düşüncelerini alıp daha mantıklı bir teoride üretebiliriz,
haydı platforma buyrun.
Big bang teorisine göre,evren genişlediğine göre, bir zamanlar sonsuz yoğunluğa sahip tek bir nokta idi. patlayıp genişlemeye başladı ve yoğunluk azalmaya başladı. şimdi can alıcı olan, eğer evrenin genişleme hızı, kütlelerarası çekim gücüne yenik düşecek kadar düşükse; günün birinde evren büzülmeye başlayacak ve tekrar kendine üstüne kapanarak sonsuz yoğunlukta bir nokta haline gelecektir. yok eğer genişleme hızı çekim gücünden büyükse genişlemeye devam edecektir.
USTA kafamı karıştırma ))
Evren hakkında ne düşündüğümüz gerçekten de önemlidir.Evren hakkındaki görüşümüz, evrenin bir parçası olan kendimiz hakkındaki görüşümüzü de belirler.
Fazla saçmaladan sevgi ve selamlarımı ileteyim USTA ))
Verdiğiniz iki resim ne kadar da birbirine benziyor değil mi Usta?
Özellikle geceleri gökyüzüne bakarken benim de aklımdan geçer sizin aklınıza gelenler...
Düşündükçe kaybolurum bu gizemli boşlukta.Bir sonuca varamam.
Allah'ın verdiği zekayı gayet güzel kullanmışsınız. İnsan düşündükçe daha neler üretir..
Elinize sağlık diyorum...
Birden bir kurgu yaptı beynim yazını okuyunca... öyle hızlı bir flash back yaptı ki zor takip edebildim...
Kainatın değil de insanın oluşumuna yapılan bir serüven izledim gözlerim kapalı.. (yoksa açık mıydı???)
Tüm insanlar ve dahi hayvanlar ve yaratıklar büyük bir hızla ilk hallerine yani oluşmadan önceki oluşum zamanına döndü... Büyük ağzı açık aç bir hortum yer yüzündeki canlıları içine çekip boşalttı dünyayı... seni beni onu tüm tanıdıklarımızı ilk oluştuğumuz yere tıktı... adem ile havvanın hücrelerine!!!
O zaman bir de baktım ki senle ben kardeşiz!... hatta edisonla beethovenle.. konfiçyüsle.. hayyamla.. tek tumurta ikizi gibi tek anadan ve babadan olmalıyız.. O zaman bu durumda tüm dünya ensest bir ilişki neticesinde üremiş!!!..
kabul edilmiyorsa bu kurgum....
o zaman maymun soyundan geldik! adına da evrim dedi birileri!!!
Yani sevgili ustam... kafayı üşütmek için mutfağın açık camı önünde sigara içmesi gerekmiyor insanın yazdıklarını düşünmek için..
Zaten ben o derste yoktum:))))
Sevgili dalgaları aşmak big bang
teoriside benimkisi gibi bir varsayım evrenin nasıl bir yol izlediği hakkında bir fikrim yok.ama görsel olarak algılayabildiğimiz evrenin,en küçük parcacıkla atomla bir akrabalığı var bende onu belirttim.
kafa karışması konusunuda bir kaç
arkadaş dile getirdi,ama ben özelikle sizin kafanızın karışacağını pek sanmıyorum.çünkü kafa karışılığı yanliş bilgilerle
dolan bir beyne doğru bilgiler ulaştığında onları kabul etmeme dürtüsüdür.
Yaklaşımın için teşekkür ederim sevgili zeugma.
Hayatımda cok ama cok bılımsel kıtap okudum bu kadar sacmasına hıc ama hıc rastlamadım polıtık dallama lumpen :))
senı epey ama epey bı zıyaret etmeıcem,ama ama blokumdan da sılmıcem anlasıldımı efenım :P
Sevgili hasret senfonileri beyninizdeki bir düşünceyi ateşlediğim için ayrıca gurur duydum,kutsal kitaplarda öyle diyor
zaten adem ile havva,ama ben iki kişiye kadar indirgemeden daha geniş kapsamlı olarak kardeş olma ihtimalini görüyorum çünkü canlılar
sürekli kendilerini yenilerler bu anlamdada bir çeşit ölümsüzdürler,darvinin teorisine insan bazında katılmıyorum yani insanların maymundan evrime uğrayıp
insan olduğuna,öyle olursa şu soruyla karşılaşabilirsin peki diğer maymunlar niçin maymun kaldı?
insan diğer canlılardan ayrılan özelliği yani yüksek zekasıyla bir çeşit evrim geçirmiş olabilir örneğin kuyrukları olabilirdi,insan beyni kuyruğa ihtiyacı olmadığını anladığında ondan kurtulmuş olabilir ama asla maymunlar insan olmamıştır.benim varsayımımda olduğu gibi su suyun içindedir,insan insanın içinde,maymund maymunun içindedir,elma elmanın ve evrende evrenin içindedir ve bu anlamda genetik bir teori vardır.sizin çocuklarınızın olduğunu da biliyorum yani siz kendinizi yenilemişsiniz zaten ve bence huzurlu ve rahat olmalısınız,ama bizi huzursuz kılan yenilenmiş kendimizin yaşayacağı dünyanın berbat bir duruma doğru gitmesidir.
ve hiç bir açık cam delirmemize neden olamaz,delirmemizin tek nedeni sorgulamayan insanlar ve neredeyse bir ahıra dönen dünyadır.
Sevgili ayşegül bir bukalemun gibisin ne renk olduğun anlaşılmıyor,belkide çok zaman sonra en iyi bilimsel yazı diye benim yazıyı söyleyeceksin o yüzden
seni izlemeye umutla devam ediyorum:)
Böylesi devasa bir durumu, anlık zaman dilimlerinde yorumlayabilmek mümkün mü. Kitaplar dolusu felsefe yazıları, kutsal kitaplar, filmler, sanat eserlerinden milyonlarcası bunları irdelemeye çalışıp sonuna ulaşamıyor. Sanırım bizim de ulaşabileceğimiz bir nokta yok'tur. Biraz yorum yapabiliriz belki, o kadar.
Sevgili öğretmenim belki bir yere ulaşamayız ama en azından deneriz.
Ben sadece diyalektik düşünme metodunu bu konuda kullanmak istedim basitten karmaşığa!
Sevgili blogdaşım elbette deneyeceğiz. Yazıya dökülmüş her düşünce benim için önemlidir, değerlidir. Ben de birkaç satırla düşüncelerimi aktarmak istedim. Sevgiler.
Usta yazınızı ilk yazdığınızda okumuştum ama tam anlayamadığımdan yorum yazmamıştım. Şimdi tekrar okudum. Düşündürdüğünüz için teşekkür ederim.
Merhabalar;
Yorumlara sığmayacak kadar derin bir konu..Bazen altından girip üstünden çıkamıyorum..
teorik olarak çok okunup, çok teori üretilebilir. Ancak manevi açıdan düşündüğümde, bir patlamanın olacağını ve bunun sinyallerinin doğadaki değişimler, insanların sınırsız kudurmuşluğu vs.vs.olduğunu söyleyebilirim...Büyük gücün, Allahın verdiği bu nimeti, yaşayabileceğimiz tek dünyanın kıymetini, kıymetsiz bir hale dönüştürürken,gerçek bigbang olayını yaşamamız kaçınılmaz değilmi sizcede..
Sevgili kiana ,bahsettiğiniz kaçınılmaz son bence sandığımızdan
çok daha yakın.Dünyanın, insan denen canlının bir virüs gibi saldırılarına artık karşı koyabileceğini hiç sanmıyorum.
Bunun bir big bang patlamasımı yoksa buzul çağımı yada güneşin kavurduğu bir çöl şeklindemi gerçekleşeceği de ayrı bir bilim
konusu.
Evrenin oluşumu üzerine konuşulan big bang teorisine dair, bilimsel ve mantık çerçevesinde en çok üzerinde durulan efenimmm...patlama sonucu yoğun gaz kütlesinin soğuyarak milyarca yıl sonra katılaşması, kimyasal reaksiyonlar sonucunda suyun oluşması ve suda tek hücreli yaşam formunun gelişerek çok hücreli yaşama doğru evrilmesi...
Ve bizim elimizi kullanma becerisini geliştirerek beynimizinde gelişmesiyle birlikte ağaçdaki amcaoğlundan:) ayrılarak avcılığa, göçebeliğe ve yerleşik düzene geçerek bugüne kadar geldik diyebilmemizdir vesselam:))
Zerdüş böyle buyurdu:))
Ustam düşünüyorum, düşünüyorum düşündüklerimden öteye de gidemiyorum...ama gördüğüm bu muhteşem gökkubeye, yıldızlara, dağlara, taşlara hayran olup olup ..."ne kadar güzelsin !" diyorum...fazlaca derinlere gidince de ;
"Allah'ım sen aklıma mukayet ol" diye de ilave ediyorum!..:)))
Bu güzel paylaşım için teşekkürler,sevgilerimle...
Sevgili esmir bende aynen senin gibi diyorum.bu gök kubbe ve bu muhteşem doğa(gerçi muhteşem doğanın içine ettik)ne kadar güzelsin.ve bize yaşadığımızı hissettiriyorsun.ve başka yerde
yaşama şansımız yok bunu da belirtmiştim.Post u yayınlamamın
iki nedeni var 1 her şeyi sorgulamamız gerektiğine inanıyorum
2 belki bu işlerle ilgilenen bilim
adamları yazıyı okurda bir tyo olur
yada başka benzer fikirlerin doğmasına sebep olurum diyedir.
üfff havalara bak dedecım
senı ham yapar ben gıbı zıllıler :)))
Ödülünüz var USTA.Mim değil :))
Uğrarsanız sevinirim...
Yorum Gönder